Felsefe kültüründen bahsedebilmek için özellikle tarihsel süreçte izi sürülebilir bir devamlılık gereklidir. Son yüz yılda ülkemizde bu devamlılığın daha çok yükseköğretim kademesiyle sınırlı kaldığı ileri sürülebilir. Ancak toplumda bir felsefe kültüründen bahsedebilmek için bunun yükseköğretim kurumlarının dışına da taşmış olması gerekir. Bu noktada, yükseköğretimdeki felsefe gelenekleri ve kültürü ülkeye veya medeniyete özgü düşünme biçimleriyle ilişkide olmalıdır. Ülkeye veya medeniyete özgü düşünme biçimleri millî kültür ve halk kültürü gibi kavramlar içinde ifade edilebilir. Bu açıdan, Türkiye özelinde, felsefenin halk kültürüyle buluşup buluşmadığı sorusuna dolaylı yollardan yanıt aranmaya çalışılmıştır. Bu amaç doğrultusunda Cumhuriyet’ten itibaren yükseköğretimde felsefe kültürüne etki eden başta kuşak farklılıklarına değinerek yükseköğretim düzeyinde gelenekler, problemler ve konu alanlarındaki farklılaşma ortaya konulmuş; devamında ise dernekleşme çabaları, felsefe dili tartışması, çeviri faaliyetleri gibi konulara da değinilerek ülkemizdeki felsefe kültürünün halk kültürü ile ilişkisi ele alınmıştır. Sonuç ve öneriler kısmı ile de felsefe geleneklerinin bir tür felsefe kültürüne dönüşerek kendi dışına açılmasının imkânları üzerinde öneriler ortaya konulmuştur.
Primary Language | Turkish |
---|---|
Subjects | Philosophy |
Journal Section | Articles |
Authors | |
Publication Date | December 14, 2022 |
Submission Date | September 19, 2022 |
Published in Issue | Year 2022 Issue: 18 |